28 Kasım 2017

Portekiz İkinci Kere



Bu yıl gezi yapmamız geç bir tarihe kaldı.Geçen yıl gittiğimiz Lizbon ve Porto aklımızdan çıkmamıştı.Güzellikleri şunu göreyim bunu göreyim baskısı olmadan yaşamak için ikinci kere gitmek gerekiyor. Salamanca şehrini de ekleyerek gezimizi daha da güzelleştirdik.En güzeli de Madrid şehrini ve Prado müzesini defalarca görmek zevkine eriştik. 

Gezileri eşim ve ben kendimiz planlıyoruz. Uçak biletlerini ve otelleri internetten ayarlıyoruz.Teknolojinin verdiği olanakları kullanıyoruz. Google Map kullanarak sokak görüntülerine bakarak otellere gidiş ve gelişlerimizi inceliyoruz.Çok gerekmedikçe taksi kullanmıyor, toplu taşım araçlarını tercih ediyoruz.Turistlerin gittiği lokantalar yerine, yerel halkın gittiği yerlere giderek toplum kültürünü ve yiyeceklerini tanımaya çalışıyoruz. Araya tren ve otobüs seyahatleri karıştırarak yerel halkı ve çevreyi inceliyoruz. Zaman kaybetmek gibi endişelerden arınmak gerekiyor. Hoşumuza giden yerde daha fazla kalmaya çalışıyoruz. Mesela Lizbon'dan Porto'ya sabah gideceğimize öğle sonrasına kaydırdık.

Planlama bazan kolay olmuyor.Kış başlangıcında otobüs seferleri azalıyor ve değişiklikler oluyor. Porto-Salamanca biletimizi alırken şansımız yardım etti. Madrid onluk metrobüs biletinin kaldırıldığı ve karta geçildiği gün hava alanına inmemiz de bizi şaşırttı. Bilet satan tütüncü dükkanlarında bilet olmayınca makinelerden kart almamız gerekti.İngilizce menü bir noktadan sonra İspanyolcaya dönüyor.Az bildiğim için zorlandım.Sonunda onluk bilet yerine onluk kart almayı başardık. 



Lizbon'da Santa Justa Asansörü ve Carmo Manastırı kaçırdığımız yerlerdi. Oraları gördük. Ayrıca Graça Gözlem yerini de programımıza ekledik. 


Porto'da tarihi çelik köprüyü hafif metronun geçtiği üst yoldan geçmemiştik. Bu çok güzel fotoğraf çekilebilen yeri yürüyerek gezdik. Sandeman'da porto şarabı denememiştik. Denedik ama bana tadı fazla geldi. 


Salamanca bir öğrenci şehri. Nereye baksanız gençlik fışkırıyor. Katedral ve yapılar çok eski ve çok güzel. Riske girmemek için sabah ilk otobüsle Madrid'e ulaştık. Otelimizin penceresinden otobüs garajı görülüyordu. Uçağımız saat 13.00 de kalktı. On günlük gezimiz sonunda Sabiha Gökçen Havaalanına ve Kozyatağı'ndaki evimize ulaştık. 
Fotoğraflarım:
https://photos.app.goo.gl/klUNKcN9GoHZGrbx2